Kaleme aldığı yazısında;

"CHP’yi bir konuda çok başarılı buluyorum!

Gündem belirleyen değil, sürekli gündem olan bir parti. Sürekli gündem olmak her partinin harcı değil. Dünya yansa, bölgede siyasi ve jeopolitik depremler olsa da umurlarından değil.

Bütün enerjilerini parti içine vermiş durumdalar. Birbirlerini menüye koymak gelenek haline gelmiş durumda. Envai çeşit entrikalarla kişiler yer değiştirse de politika değişmiyor. Ne yapıp edip gündeme oturuyorlar.

Bu konuda CHP’nin eline su dökecek ikinci siyasi oluşumu bulmak çok zor.

Gazze’de soykırım varmış, Ukrayna’da savaş devam ediyormuş, Trump göreve gelir gelmez dünyayı şaşkına çeviren açıklamalar yapıyormuş, Esad Suriye’yi terk etmiş, yeni yönetim göreve gelmiş, içeride “Terörsüz Türkiye” süreci işletiliyormuş CHP Yönetiminin dikkatini bile çekmiyor.

CHP bu konuda on puanı hak ediyor! 

Gitti 6’lı Masa, geldi 3’lü Masa.

İşgücü istatistikleri yayımlandı... İşsiz sayısı 39 bin kişi azaldı İşgücü istatistikleri yayımlandı... İşsiz sayısı 39 bin kişi azaldı

2019 Yerel Seçimlerinden 2023 Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlere kadar 6’lı Masa’yı konuşarak geçirdik. Masa etrafında toplanan muhalefet partileri en değerli yılları boş tartışmalarla geçirdiler. Ana belirleyici CHP’nin olduğu meşhur masa bir türlü gündem belirleyemedi. Dünya ve Türkiye gündeminden kopuk ne olduğu tam belli olmayan ve anlatılamayan “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” tartışmasıyla seçime gittiler ve hüsrana uğradılar.

Seçim sonunda 6’lı Masa paramparça oldu.

Masada yer alan genel başkanların bazıları koltuklarını bırakmak zorunda kaldılar.

Kemal Kılıçdaroğlu’da bunlardan biri.

2023 Seçimleri CHP’de yeni bir süreci başlatmıştı ama 2024 Yerel Seçimleri bir yıl önce CHP içinde ortaya çıkan tabloyu değiştirdi.

İlk girdiği seçimde başarılı olan Genel Başkan Özgür Özel,

Biraz oy kaybederek İstanbul’da tekrar büyükşehir belediye başkanı olan Ekrem İmamoğlu,

Oy oranını ciddi şekilde artırarak Ankara’da tekrar büyükşehir belediye başkanı olan Mansur Yavaş.

Seçim sonrasında ortaya çıkan bu tablo CHP’de yeni bir yarışı başlattı;

Önümüzdeki seçimlerde CHP’nin cumhurbaşkanı adayı kim olacak?

Ve CHP içten içe kaynamaya başladı. Parti içi kutuplaşma saklanamaz düzeye geldi.

CHP yine dünya ve Türkiye gündemini unuttu ve parti daha seçimlere yıllar varken yeni bir tartışmanın içine düştü.

Ekrem İmamoğlu’nun genel merkez üzerindeki baskıları sonucu CHP’nin cumhurbaşkanlığı adayının konuşulacağı 3’lü masa kuruldu ama ortak bir mutabakat çıkmadı. Bundan sonrada ortak bir karar çıkacağa benzemiyor.

Ekrem İmamoğlu bir an önce kendisinin CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olarak ilan edilmesini istiyor. Bunun için son kurultayda parti genel merkezinde elde ettiği gücü baskı aracı olarak başta Genel Başkan Özel olmak üzere parti yönetimi üzerinde kullanmaktan geri durmuyor. Kendisine açılmış davaları adaylık sürecinin belirlenmesinde bir araç olarak kullanmaya çalışıyor.

Son kurultayda Kılıçdaroğlu’nu devre dışı bırakan İmamoğlu, adaylık için yapılacak önseçimle parti içinde rakip olarak gördüğü Mansur Yavaş’ı saf dışına atmak istiyor. Eğer bunu başarabilirse daha sonra sıranın Özgür Özel’e geleceğini ön görmek zor değil.

Mansur Yavaş, İmamoğlu ve onun etkisinde olan genel merkez tarafından kendisine oynanmak istenen oyunun farkında olduğu için adaylık için yapılacak ön seçime katılmayacağı niyetini ortaya koydu.

Yavaş, “Seçime daha çok var. Gün ola harman ola” derken ayrışmayı kendisinin başlatmadığı göstermeye çalışırken adaylık isteğini de ortaya koyuyor.

2023 seçimlerine giderken Kılıçdaroğlu’nun “Cumhurbaşkanı Yardımcılarım” diyerek kamuoyuna tanıttığı iki belediye başkanı CHP’de farklılaşmanın öncüsü olacaklarını gösteriyorlar.

Bu arada TBMM’de güçlü bir milletvekili grubu bulunan Kılıçdaroğlu’nun adaylık tartışmasının dışında olmayacağı rahatlıkla görülüyor.

CHP’de Özgür Özel’in durumu ise anlatılacak gibi değil; Genel başkan ama tokmak başkasında. Belediye başkanları arasına sıkışmış bir genel başkan görüntüsü sergiliyor. Meclis grubuna hâkim olduğunu da kimse söyleyemez.

Gel sen bu partinin Türkiye’yi yönettiğini düşün.

Allah korusun…." şeklinde kaleme aldı.

Muhabir: Meliha Şeyda Reis