Kahramanmaraş’ı Türkiye Offroad Şampiyonası Heyecanı Sardı Kahramanmaraş’ı Türkiye Offroad Şampiyonası Heyecanı Sardı

Şairler Tepesi’nde gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Gaffar Akarca, “Belki de zamanında babamın ’da yönetimimde bulunduğu duayen başkanımız Hüseyin Belli’den bu yana ilk kez bu şehrin sanayicisini, bürokratını, esnafını birlik ve beraberlik içerisinde güzel bir enerji ile bir araya getirdik. Tabi kamuoyuna verdiğimiz bu fotoğraf haklı olarak beklentileri yükseltti bizlerin de sorumluluğu daha da arttırdı. böyle olunca da geçiş yılı olarak planladığımız bu yılı aslında henüz yeni doğmuş bebek gibi olan bünyesinde bir tane topu bile olmayan kulübümüzü hızlı ve iddialı bir şekilde her şeyiyle sıfırdan kurmaya çalıştık ve emin olun hiç kolay olmadı tam 25 tane yeni oyuncu ile anlaşıp göreve başladıktan 1 ay sonra takımı her konuda eksiksiz kampa götürebilmek asrın felaketinin merkez üssü olan şehrimizde böyle üst düzey beklentiler varken iyi ve iddialı bir takım kurmak gerçekten çok zordu” dedi.

“Yaptığım İşe Konsantre Olmayı Tercih Ediyorum”

Kahramanmaraş’ta sporu sevdirebilmek adına önemli çalışmalar gerçekleştirildiğini ifade eden Akarca, “Biz maalesef Türk insanı olarak biraz balık hafızalıyız çok çabuk unutuyoruz ve hatırlatmak istiyorum ki bize yapılan eleştirilerde bu gerçeklerin unutulduğunu görmekteyim. Fakat son bir konuya da dikkatinizi çekmek istiyorum doğum sancısı çektiğimiz başlangıç dönemlerimiz de bir spor kulübü olmak yolunda çocuklarımıza gençlerimize sporun her branşını sevdirmek, onları kötü alışkanlıklardan uzak tutmak adına Maraş tarihinde ilk kez profesyonel basketbol takımı kurarak liglerde mücadele ettiğimizi de yine özellikle hatırlatmak istiyorum. Şimdi günümüze geldiğimizde ben şahsen pek okumamayı ve yaptığım işe konsantre olmayı tercih ediyorum ama bazı gazetecilerimizin köşelerinde ve taraftarlarımızın sosyal medyada kaleme aldığı bazı konulara yönetici arkadaşlarımdan gelen istek üzerine artık değinmek zorunda hissettim kendimi” diye konuştu.

“Prim Sistemimiz İç Ve Dış Maçlarda 40 Bin TL’dir”

Sosyal medyada prim sistemleri hakkında yalan haberlerin çıktığını söyleyen Akarca, “Bir şeyleri sıfırdan yapıyoruz, bir spor kültürü yaratmaya çalışıyoruz ve daha yolun çok başındayız. Eleştirilere sonsuz saygım var ama en azından bu dönemde gösterilen bu çabayı dikkate alınmasını değerli buluyorum. Tabi bu sözlerim herkes için geçerli de değil. Bizlere dua eden maddi olmasa da manevi olarak bizi her platformda destekleyen dostlarımıza gerçek bu şehre sevdalı insanlarımızı ayrı tuttuğumuzu hatırlatmak isterim. Şimdi bana gelen bazı eleştirilere izniniz olursa cevaplamaya çalışayım. Sporculara ödenen prim konusu. 100’ler 150’liler havada uçuşuyormuş. Bunu söyleyenler ya para saymasını bilmiyor ya da hiç dayak yememişler. Prim sistemimiz iç ve dış maçlarda 40 bin TL’dir sezon başından bu yana” şeklinde konuştu.

“Sanki Bizler Bu Göreve Gelerek Günah İşlemişiz”

Kulüp yönetiminde olan herkesin büyük fedakarlık yaparak kulübü sahiplendiğini dile getiren Akarca, “Kamuoyunda yaratılmaya çalışılan bu algıyı ben anlamakta zorlanıyorum. Şimdi buradan bu algıyı yaratmaya çalışanlara ve sosyal medyada klavye delikanlılığı yapanlara sesleniyorum (ben onlara yıllar önce Mustafa Denizli’nin dediği İçimizdeki İrlandalılara benzetiyorum) yıllardır ağızlarda sakız olan “Sahipsiz Maraş “sözünü yıkmak için yola çıkmış şehrin istihdamında ekonomik hayatında en önemli kuruluşlarının sahiplerini ya da evlatlarını küstürmek mi istiyorsunuz? Heyecanlarını yok etmek mi istiyorsunuz? Üzülerek söylüyorum bu bakış açısı böyle devam ettiği sürece yakında buralarda görev alacak insanlar bulamayız. Gerçekten anlamakta zorlanıyoruz, sanki bizler bu göreve gelerek günah işlemişiz? Birçok değerli yönetici arkadaşım zamanından ailesinden ve ceplerinden fedakârlık göstererek hiçbir beklentileri olmadan büyük bir mücadele içerisindeler. Ben kendimi söylemiyorum bile bu takımla yatıp bu takımla kalktığımı daha ilk kampımızdan bu yana hiçbir yerde ve deplasmanda yalnız bırakmadığımı, bakın taraftar psikolojisini bir yere kadar anlarım neticede bende bir taraftarım ama gazeteci abilerimiz tarafından kaleme alınan sadece dedikodudan ibaret iftiralara itibar edilmesini anlayamıyorum” dedi.

Haber: Metehan Nazlı

Editör: Sema Akçakale